+90-212-706-1111     |     Trump Towers 2606 Mecidiyeköy - İstanbul

kişisel veri suçları

Kişisel Verilerin Kaydedilmesi

Kişisel verilere (personal data) yönelik suçlar TCK 135. ve 136. maddelerinde düzenlenmiştir. Her ne kadar bu tür suçlar çoğu zaman siber suç kategorisinde değerlendirilse de kanunda özel hayata yönelik suçlar kısmında düzenlenmiştir.

Verilerin Ele Geçirilmesi Suçu

Kişisel verilerin kaydedilmesi suçu ile kişisel verilerin ele geçirilmesi suçları Türk Ceza Kanunu’nun “özel hayata karşı suçlar” başlığı altında düzenlenmiştir. TCK’da düzenlenen ve kişisel verilere yönelik işlenen bu suç tipleri çoğu zaman bilişim sistemi vasıtasıyla işlendiğinden uygulamada bilişim hukuku ve bilişim suçları kategorisinde değerlendirilen suç tipleridir. Her iki suç tipi hakkında detaylı açıklama yapmadan önce kişisel veri kavramına değinmek yerinde olacaktır.

Kişisel Veri Nedir?

Kişisel veri, gerçek veya tüzel kişilere özgü olan ve kişilerin belirlenebilir olmasını sağlayan her türlü spesifik bilgidir. Kişisel verilerin korunması başlıklı makalemizde değindiğimiz gibi kişiler veri, yalnızca kişilerin tanınmasını ve teşhisini sağlayan bilgilerden ibaret olmayıp, kişilerin fiziki, sosyal, kültürel, mali, psikolojik tüm bilgileri kapsamaktadır. Bu kapsamda kişilerin vatandaşlık ve vergi numarası, kimlik, pasaport ve ehliyet bilgileri, sosyal güvenlik numarası, ev ve iş adresi, e-posta adresi, telefon numarası, faks numarası, özgeçmişi, fotoğrafı, videosu, kan grubu, adli sicil (sabıka) bilgileri gibi kişinin belirli veya belirlenebilir olmasını sağlayan tüm bilgiler kişisel veri niteliği taşımaktadır ve kişiler verilerin korunması kapsamına girmektedir.

Kişisel Verileri Koruma Kurumu

Kişisel Verileri Koruma Kurumu ya da kısa adıyla KVKK, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu ile kurulmuş bir kamu kurumu olarak görevi kişisel verilerin korunması bilincini oluşturmak ve kişisel verileri korunmasını sağlamaktır. Kişisel verileri kaydetme, kişilere ait verilerin hukuka aykırı şekilde depolanmasıdır. Kişisel verilerin kaydedilmesi halk arasında “fişleme” olarak tabir edilmektedir. Kişisel verilerin kayıt işlemi kağıt veya dosya üzerinden yapılabileceği gibi dijital ortamda da yapılabilir. Bunun suça veya cezaya bir etkisi yoktur. Önemli olan, kişilerin siyasi, felsefi, dini, mezhepsel, ırksal özelliklerinin, sağlık özelliklerinin, hastalıklarının, cinsel tercihlerinin veya benzeri kişisel bilgilerinin hukuka aykırı şekilde kayıt altına alınmasıdır.

Kişisel Verilerin Kaydedilmesi Suçu

Kişisel verilerin hukuka aykırı olarak kaydedilmesi suçunda temel olarak iki unsur söz konusudur. Birincisi ortada kişisel bir veri söz konusu olmalı ve ikinci olarak bu veri hukuka aykırı şekilde kaydedilmelidir. Bir kişisel verinin hukuka aykırı kaydedilmesi, kişisel verilerin kişisel veriyi kaydetme hak ve yetkisi olmaksızın kaydedilmesidir. Bu bakımından kişisel verinin kaydedilmesine, kişisel verinin sahibi tarafından izin veya onay verilmesi hukuka aykırılığı kaldıran bir unsurdur. Aynı şekilde kişisel veriyi meslek veya görev ya da herhangi bir sözleşme kapsamında rızaya dayalı olarak kaydedilmesi de hukuka aykırı olma özelliğini ortadan kaldıran bir durumdur. İzinsiz veya onay olmaksızın ya da izin veya onay verilen kişiden farklı bir kişi tarafından kişisel verilerin kaydedilmesi hukuka aykırı ve suç olacaktır.

Suçun Cezası

Kişisel verilerin kaydedilmesi suçunun cezası 1 ila 3 yıl hapis cezasıdır. Suçun nitelikli hali ise, kamu görevlisinin  görevini kötüye kullanılarak veya bir mesleğin sağladığı kolaylıktan yararlanılarak işlenmesidir. Bu durumda suçun cezası 1.5 ile 4.5 yıl hapis cezası olacaktır. Casus program ile izleme ve dinleme suçu suçları uygulamada görülen kişisel veri kaydı suçlarının başında gelmektedir.

Kişisel Verileri Verme, Yayma veya Ele Geçirme Suçları

Kişisel verileri verme, yayma veya ele geçirme suçu ise kişisel verileri kaydetme suçundan farklı olarak zaten kayıtlı bulunan verilere yönelik işlenen bir suçtur. Bu suç tipinin maddi unsuru herhangi ortamda kayıtlı bulunan kişisel verilerin hukuka aykırı yollarla ele geçirilmesi, başkasına verilmesi veya yayılmasıdır. Aksi halde örneğin kişisel verilerini bir sözleşme kapsamında rızaya dayalı olarak bir şirket ile paylaşan kişinin kişisel verilerinin o şirket tarafından değil ancak şirket çalışanı tarafından sözleşme amacı ve kapsamı dışında şirket dışında çıkartılması kişisel verinin hukuka aykırı şekilde ele geçirilmesidir. Söz konusu verilerin ücretli veya ücretsiz olarak satılması uygulamadı madde metnin geçen “verme” fiili olarak yorumlanmaktadır. Kişisel verileri verme, yayma veya ele geçirme suçunun cezası 2 ila 4 yıl hapis cezası olarak belirlenmiştir. Kişisel verilerin kaydedilmesi ve ele geçirilmesi suçu niteliğindeki eylemler aynı zamanda bir özel hayatın gizliliğini ihlal suçu teşkil edebilmektedir.

Av. İlker ATAMER

4 Yorum

  1. Ayse

    Merhaba aldattigindan suphelendigim esimin aracina dinleyici yerlestirdim ve ilskisi oldugu ve zina yaptigi kisiyle olan konusmalarini dinledim. Bu kisi esimi bosanmaya alenen itmektedir kayitlarda, sahsimla ilgili kufurler de mevcuttur. Bu kisi uygunsuz bir hayat yasamakta (evli ve cocuklu bu bayan bayan oldugu halde bir bayanla da cinsel iliski yasamistir kayitlarda bahsediliyor) ve esiyle bosanma surecine yeni girmis biridir. Bosanma ve 8 aylik cocugumum velayeti davasinda bu kaydi kanit olarak mahkemeye sunup bu kisiyle ilgili aile kurumumu yikmak sucundan tazminat davasi acabilir miyim? Bu kaydi cocugun velayetini almak ve de esimin cocugumu daha az gormesini saglayacak bir delil olarak mahkemeye sunabilir miyim? Uygunsuz ve ornek teskil etmeyecek nitelikteki yadam tarzini kanitlamak bu kayitla mumkun mudur? Ayrica ozel dedektif tutarak ek bilgiler toplamam gerekir mi? Kanunda ozel dedektiflerin yeri ve inandiriciligi nedir? Tesekkurler.

    1. Av. İlker Atamer

      Son dönemlerde Yargıtay bu tür kayıtların delil olarak kullanılması konusunda tutumunu biraz esnetmiştir. Ancak eşinizin ses kaydını tam olarak ne şekilde hangi bir tür cihazla ve ne amaçla kaydettiğiniz ve bu kayıtları nasıl kullandığınız son derece önemli. Bu tür ses veya görüntü kaydı gibi riskli delillerin uzman bir boşanma avukatı eliyle kullanılmasını mutlaka tavsiye ediyoruz. Aksi halde eşinizin zinası ispatlamak isterken özel hayatın gizliliğini ihlala veya konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçlarından hakkınızda dava açılabilir. Dedektiflik mesleğinin ülkemizde yasal bir altyapısı bulunmamaktadır ancak suç işlenmediği sürece kamusal alanda izleme ve takip yapılması suç teşkil etmez.

  2. mustafa

    Merhaba,

    Adliyeden sorgulanabilen kişinin Mahkeme ve Savcılık dosyalarının bulunduğu listeyi 3.şahsın bir şekilde temin etmesi ve bunu kullanması da bu suç kapsamına mı girer yoksa özel hayatın gizliliğinin ihlaline mi? Şimdiden teşekkürler

Yorum Yaz

error: Kopya koruması engeli!