Alkol ve Uyuşturucu Etkisi Altında Suç İşleme
Alkollü suç işlemenin veya uyuşturucu etkisi altında suç işlemenin hukuki karşılığı nedir sorusu ceza avukatı olarak en sık karşılaştığımız sorulardan birisidir. Eğer kişi alkollüyken veya uyuşturucu etkisi altındayken suç işlemişse acaba bunun hukuki sonucu ne olacaktır? Bu sorunun sorulma sebebi, alkol veya uyuşturucunun kişinin bilincini ve kendini kontrol etme yetisini zayıflatmasıdır. Nitekim TCK’nın 34. maddesi alkol veya uyuşturucu etkisi altında olan kişilerin ceza sorumluluğunu düzenlemiştir.
Alkollü Suç İşlemek
Sarhoşken suç işleme veya alkol etkisi altında suç işleme durumlarında, alkolün nasıl alındığına bakılacaktır. Eğer kişiye zorla alkol verilerek iradesi dışında sarhoş olması sağlanmışsa ve irade dışı alınan alkolün etkisi altında kişi suç işlemişse bu durumda kişinin işlediği suçtan cezai sorumluluğu olmayacaktır. Nitekim, iradesi dışında sarhoş edilen bir kişinin alkollü suç işlemesinden sorumlu olması düşünülemez. Alkollü araç kullanımı ve sonuçları için alkollü araç kullanma ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçu başlıklı makalemiz incelenebilir.
Alkolün Suça Etkisi
TCK madde 34, irade dışında alınan alkolün etkisiyle suç işleyen kişilere ceza verilemeyeceğini net bir şekilde ifade etmiştir. Zira iradesi dışında yani istemeden ve/veya bilmeden alkol alan kişinin davranışlarını yönlendirme yeteneği azalır. Ayrıca bu nedenle kişi, işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneğini de kaybeder. Ancak kişi kendi rızasıyla alkol alıp suç işlemişse bu durumda alkollü olmanın cezaya etkisi olmayacaktır. Bu itibarla iradeye dayalı alkol aldıktan sonra alkollü suç işleme durumunda ceza davaları açılabilecektir ve sarhoşluk durumu cezada indirim sebebi olmayacaktır.
Uyuşturucu Etkisi Altında Suç İşlemek
Uyuşturucu madde etkisinde altında suç işleme durumunda uyuşturucunun nasıl alındığına bakılacaktır. Eğer kişi kendi iradesiyle uyuşturucu alıp uyuşturucu etkisinde suç işlemişse suçtan tam olarak sorumlu olacaktır. Ancak kişiye iradesi dışında, örneğin zorla, habersiz veya kandırılarak uyuşturucu verilmişse durum değişecektir. Zira bu sebeple davranışlarını yönlendiremeyecek duruma gelen kişinin ceza sorumluluğu olmayacaktır. İstemsiz uyuşturucu alarak işlediği fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılayamayacak kişinin cezai sorumluluk olmayacaktır. Uyuşturucu madde etkisi alında araç kullandığı tespit edilen kişiler için hukuki durum şudur. Bu kişiler hem trafik güvenliğini tehlikeye atma hem de uyuşturucu suçları nedeniyle soruşturmaya tabi tutulacaktır.
Alkol ve Uyuşturucunun Ceza Sorumluluğuna Etkisi
Rızaen alınan alkol veya uyuşturucunun ceza sorumluluğunu niçin ortadan etkilemediği sorusu akla gelebilir. Sarhoşken veya uyuşturucu etkisi altında bilincini kaybetmiş kişinin nasıl ceza sorumluluğu olabilir? Buradaki hukuk mantığı oldukça basit olup, bu düzenlemedeki amaç, kötü niyetli suç işlemenin önüne geçilmesidir. Eğer rızaya dayalı olarak alınan alkolün veya uyuşturucunun işlenen suça bir etkisi olsaydı suistimal yaygınlaşırdı. Yani kişinin kendi isteğiyle sarhoş olması alınacak cezayı azaltsaydı bu durumda kötü niyetli kişiler suç işlemeden önce alkol veya uyuşturucu alıp cezayı azaltma yoluna gidebilirdi. Dolayısıyla hiçbir hukuk sistemi, kişilerin alkol alarak işledikleri suçun sorumluluğundan kurtulmasına izin verip ve alkollü suç işlemeyi teşvik etmez.
O yüzden mi üçki içip araba sürerken ezip öldüren kişiler serbest kalıyor. Ülkemiz öyle leş ki normlade içki içerken araba sürmek kasten öldürmek olması gerekirken serbest kalma nedeni . uganda dan bile daha gerilerdeyiz