+90-212-706-1111     |     Trump Towers 2606 Mecidiyeköy - İstanbul

dolandırıcılık etkin pişmanlık

Dolandırıcılıkta Etkin Pişmanlık

Dolandırıcılık suçlarında etkin pişmanlık hükümleri hem mağdurun hem şüpheli veya sanığın lehine sonuçlar doğurmaktadır. Bu uygulama ile fail, mağdurun maddi kaybını ödemeye teşvik edilmekte ve zararı ödeyen fail ceza indirimi ile ödüllendirilmektedir. Nitekim maddi zarara uğrayan suç mağdurlarının ilk düşündüğü husus uğradıkları maddi zararın nasıl giderileceğidir. Hatta çoğu zaman mağdurlar için uğranılan maddi kaybın karşılanması şüpheli veya sanığın ceza almasından daha önemli ve önceliklidir. Dolayısıyla dolandırıcılık suçu ve cezası dışında mağduru bireyin en başta güttüğü amaç maddi zararını geri almaktır.

Etkin Pişmanlık Nedir?

Etkin pişmanlık, mal varlığına yönelik suçlarda failin işlediği suçtan dolayı pişmanlık duyması ve kendiliğinden mağdurun zararını gidermesi ve bunun karşılığında cezasında indirim yapılmasına ilişkin bir düzenlemedir. Söz konusu etkin pişmanlık düzenlemesi TCK’nın 168. maddesinde yer almaktadır. Buna göre etkin pişmanlığa tabi suçları şunlardır:

  • Yağma,
  • Hırsızlık suçu,
  • Mala zarar verme suçu,
  • Güveni kötüye kullanma,
  • Hileli ve taksirli iflas,
  • Karşılıksız yararlanma,
  • Dolandırıcılık.

Etkin Pişmanlık Şartları

Türk Ceza Kanunu 168. maddesinin uygulanabilmesi için suçun tamamlanmış olması gerekir. Dolayısıyla teşebbüs aşamasında kalmış suçlarda etkin pişmanlık maddesi uygulanamaz. Bir başka söyleyişle TCK 168 ancak suçun tamamlanmasından sonra ortaya çıkabileceği için teşebbüs aşamasında kalan suçlarda etkin pişmanlıktan faydalanmak mümkün değildir.

Öte yandan ceza indiriminden faydalanacak kişi suçu bizzat işleyen kişi olabileceği gibi suça azmettiren veya yardım eden kişilerden biri olabilir. Önemli olan mağdurun uğradığı zararın giderilmesidir.

Zararın giderilmesi aynen iade veya tazminat yoluyla olabilir. Eğer aynen iadeyle zarar giderilirse mağdurun etkin pişmanlığa rıza göstermesi aranmaz. Ancak zarar kısmen veya tazmin yoluyla giderildiyse TCK 168’in uygulanması için mağdurun rızası gerekir.

Dolandırıcılık Suçunda Zararın Giderilmesi

Mağduru hileli davranışlarla aldatıp onun veya başkasının zararına olarak yarar sağlanması durumunda gündeme gelen dolandırıcılık suçu, hiç şüphesiz malvarlığına karşı işlenen bir suçtur. Etkin pişmanlık kapsamına giren suçlar arasında sayıldığından, mağdurun zararının giderilmesi yoluyla failin cezasında kanunda öngörülen oranlarla sınırlı olmak kaydıyla indirim yapılabilir. Ancak eğer mağdurun zararı etkin pişmanlık kapsamında giderilmez ise bu durumda dolandırıcılık mağduru, hukuken korunan bir hakkının ihlali nedeniyle suçtan doğrudan zarar gören mağdurun uğradığı zararın tazminini istemesi mümkündür.

Mağdurun zararı aynen geri verme veya uğranılan zararı tazmin etme suretiyle giderilir. Aynen geri verme, suçun konusunu oluşturan malın, fiilin işlendiği andaki şekli, değeri, niteliğine herhangi bir zarar verilmeksizin, değişiklik yapılmaksızın, mağduruna iade edilmesidir. Aynen iadenin mümkün olmadığı hallerde, malın suç tarihindeki değeri tutarında bedel ödenerek zarar tazmin edilir. Bu anlamda yatırım danışmanlığı dolandırıcılığı, Forex dolandırıcılığı suçu, bahis dolandırıcılığı suçu, Facebook dolandırıcılığı suçu ve evlilik vaadiyle dolandırıcılık suçu gibi pek çok dolandırıcılık türünde maddi kayıp para olduğu için aynen iade mümkündür. Aynı şekilde sanal arkadaşlık dolandırıcılığı ile medyum ve büyü dolandırıcılığı suçu türlerinde de maddi zarar para olup aynen iade ile etkin pişmanlıktan yararlanmak olasıdır. Kripto para dolandırıcılığı ve Bitcoin dolandırıcılığı suçları da yine bu kapsamdadır. Bununla birlikte sarmal dolandırıcılığı suçu ve araya giren adam dolandırıcılığı gibi suçlarda maddi kayıp bir mal veya eşya olabileceği için aynen iade yerine tazmin mümkün olabilmektedir.

Etkin Pişmanlık İndirimi

Eğer dolandırıcı, mağdurun maddi kaybını henüz iddianame yazılmadan yani ceza davası açılmadan önce savcılık aşamasında öderse alacağı ceza %66 oranında azalacaktır. Bununla birlikte dolandırıcılık faili mağdurun zararını ceza davası açıldıktan sonra öderse verilecek ceza %50 oranında inecektir. Bir başka anlatımla, etkin pişmanlık hükmünden yararlanarak cezanın üçte ikisine kadar indirilebilmesi için henüz kovuşturma aşaması başlamamış, bir başka deyişle iddianame düzenlenmemiş olmalıdır. Kovuşturma aşamasına geçildikten sonra verilecek ceza ancak yarısına kadar indirilebilir. Bu husus hakimin takdirinde olduğundan yukarıdaki oranlar asgaridir, hakimin cezayı yarısına kadar indirmesi mümkün iken pişmanlığın samimiyeti ve tazmin edilen zarar miktarına göre üçte bir oranda da indirime hükmedebilir. Hüküm verildikten sonra etkin pişmanlıktan yararlanmak mümkün olmamaktadır.

Mağdurun Zararının Giderilmemesi

Bununla birlikte dolandırıcılık yapan kişi etkin pişmanlıktan yararlanmaz bir başka deyişle mağdurun zararını karşılamaz ise bu durumda 5 yıla kadar hatta internet dolandırıcılığı suçu gibi bilişim sistemi vasıtasıyla işlenen dolandırıcılık suçlarında ise 10 yıla kadar hapis cezası ve dolandırıcılığa konu paranın iki katı kadar para cezası ile yargılanacaktır.

Bu bakımdan dolandırıcılık suçu nedeniyle hakkında soruşturma veya kovuşturma olan bir kişinin mağdurun maddi kaybını ödeyerek etkin pişmanlıktan yararlanması kendi lehine olacaktır. Bu durumda alınacak ceza önemli ölçüde azalacağı için failin hapse girme ihtimali büyük oranda azalacaktır. Son olarak belirtelim failin etkin pişmanlıktan yararlanması durumunda tutuklanma ihtimali de ortadan kalkacaktır.

Şüpheli yahut sanığın aynen iade veya tazmini teklif etmesine rağmen, mağdurun kabul etmemesi durumunda, soruşturma safhasında Cumhuriyet savcısı, yargılama aşamasında hakim tarafından suça konu malın aynen iadesi veya tazmini hususunda bir ödeme noktası tayin edilerek, iade yahut tazminin gerçekleşmesi sağlanmalıdır. Bu konuda Yargıtay’ın görüşü aşağıdaki gibidir:

Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 2013/15-735 E. 2016/55 K. sayılı 9.2.2016 tarihli ilamı

Yerel mahkemece zararın miktarının ve bu zararın hangi aşamada karşılanmak istendiğinin tespit edilerek, bir ödeme noktası tayin edilip, sanığa zararı giderme imkanı sunularak sonucuna göre sanık hakkında TCK’nun 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanma şartlarının bulunup bulunmadığının değerlendirilmesi ve sanığın hukuki durumunun buna göre tayin edilmesi gerekmektedir.

Dolayısıyla dolandırıcılık suçu söz konusuysa sanığın etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmayı istemesi halinde ödeme noktası tayini talep edilmesi gerekecektir.

Uzlaşma

Basit dolandırıcılık aynı zamanda uzlaştırmaya tabi bir suçtur. Uzlaştırma aşamasında mağdurun zararı giderildiği takdirde kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verilir ve kamu davası açılmaz. Dikkat edilmesi gereken husus etkin pişmanlık şartları sağlandığı takdirde mağdurun rızası gerekmeksizin ceza indirimi yapılırken uzlaştırmada mağdurun rızası aranır. Uzlaştırmaya tabi olmayan nitelikli dolandırıcılık suçunda ise yalnızca etkin pişmanlık uygulanarak ceza indiriminden faydalanılabilir.

Dolandırıcılık Mağdurlarının Avukatla Çalışmasının Önemi

Yukarıda izah edildiği gibi dolandırıcılık suçu işleyen kişinin dolandırdığı parayı iade etmesi kendisi bakımından oldukça lehe sonuçlar doğurmaktadır. Ancak bu suçu işleyen kişiler bu hukuki düzenlemeden genelde haberdar olmadıkları için yakalansalar bile bazen uzlaşma ve zararı giderme teklifinde bulunmamaktadırlar. Dolayısıyla ceza hukuku alanında uzman ve tecrübeli bir avukatla çalışılması halinde hem ceza soruşturmanın daha etkin ve hızlı ilerlemesi sağlanabilmekte hem de faille temasa geçecek avukat faili zararı ödemeye ikna edebilecektir. Yüksek miktarlı maddi kaybı olan mağdurların mutlaka ve mutlaka bir ceza avukatı ile çalışmasını tavsiye ediyoruz. Bu konuda destek almak isteyen kişiler iletişim sayfamızdaki telefon ve e-mail adresinden bize ulaşabilirler.

Yorum Yaz

error: Kopya koruması engeli!